Kurtuluşa ermenin yolu
1- "Ey Allah'ın kulları, sizler hasta ve alemlerin Rabbi de tabip gibidir. Hastanın yararı tabibin bildiği ve onunla tedbir ettiği şeylerdedir, nefsinin istediği ve kendisinin çıkardığı (önerdiği) şeylerde değildir. Öyleyse Allah'ın emrine teslim olun ki kurtuluşa eresiniz."
Müslümanların meseleleriyle ilgilenmek
2- "Kim sabahlar da Müslümanların meseleleriyle ilgilenmezse onlardan değildir; kim "Ey Müslümanlar!" diye feryat eden birinin sesini duyar da onun yardımına koşmazsa, Müslüman değildir."
En büyük cihat
3- Hz. Peygamber (s.a.a) bir grup ashabı savaşa gönderdi, döndüklerinde şöyle buyurdu:
"Çok hoş geldiniz; ne mutlu küçük cihadı yapıp boyunlarında büyük cihat kalan kavme!" Ya Resulullah, büyük cihat nedir?" diye sorduklarında; "Nefisle cihat etmektir." buyurdular.
Allah'ın lanetine uğrayan alim!
4- "Ümmetimin içerisinde bidatler ortaya çıktığında alim ilmini ortaya koymalıdır; kim bunu yapmazsa Allah'ın laneti ona olsun."
Peygamberlerin eminleri
5- "Alimler dünya işlerine girmedikçe peygamberlerin eminleri (güvendikleri vekilleri)dirler."
Ya Resulellah, dünya işlerine girmeleri nasıl olur? diye sorduklarında şöyle buyurdular: "Sultana (Tağut olan hakim yöneticilere) uymalarıyla olur. Bunu yaparlarsa dininiz hususunda onlardan sakının."
Resulullah'ın, ümmeti için konuşmasını bilen münafıktan korkması
6- "Ben ümmetim hakkında ne müminden korkarım ne de müşrikten; müminin önünü imanı alır, müşriki ise küfrü yok eder. Ben sizler için konuşmasını bilen dilli münafıktan korkarım; sizin bildiğinizi hoşlandığınızı söyler, ama sevmediğinizi yapar."
Zalimlere destek olanlar
7- "Kıyamet günü olduğunda bir münadi şöyle nida eder: Zalimler ve zalimlerin yardımcıları, onların mürekkeplerini güzelleştirenler yahut keselerinin ağzını bağlayanlar veya kalemlerini sivri edenler neredeler? Onları da zalimlerle haşr edin."
Ehl-i Beyt'i vücuttaki baş gibi bilmenin gerekliliği
8- "Benim Ehl-i Beyt'imi kendi aranızda, vücuttaki baş ve baştaki iki göz gibi kabul edin. (Tabiatıyla) Baş, gözler olmadan yolunu bulamaz."
İnsanların en kötüsü
9- "İnsanların en kötüsü ahiretini dünyasına satan kimsedir; bundan daha kötü olan da, ahiretini diğerlerinin dünyasına satandır."
Dinden çıkmak!
10- "Kim bir sultanı (güç sahibini) Allah'ı gazaplandıran bir şeyle hoşnut ederse, Allah'ın dininden çıkmış olur."
Zengine zenginliği için boyun eğmek!
11- "Kim bir zenginin yanına gelerek (zenginliği için) ona boyun eğerse, dininin üçte ikisi gider."
İyilerin nişaneleri
12- "İyi insanın alameti on şeydir: Allah için sever, Allah için buğz eder, Allah için arkadaş olur, Allah için ayrılır, Allah için sinirlenir, Allah için razı olur, Allah için çalışır, Allah'a el açar, Allah için korkar....ve Allah için iyilik yapar."
Bir zaman gelecek ki...
13- "Bir zaman gelecektir ki benim ümmetim, alimleri ancak güzel elbise, Kur'ân'ı ise güzel sesle tanırlar ve Allah'a yalnız Ramazan ayında ibadet ederler. Böyle oldu mu Allah-u Teala, ilmi, hilmi ve merhameti olmayan bir hükümdarı onlara musallat kılar."
Şehitlerin kanlarından daha üstün mürekkep
14- "Kıyamet günü olduğunda, alimlerin kalemlerinin mürekkebi şehitlerin kanlarıyla ölçülür; alimlerin kalemlerinin mürekkebi şehitlerin kanlarından daha üstün gelir."
İmamlara uymanın gerekliliği
15- "Kim kurtuluş gemisine binmeyi, güvenilir bir kulptan tutmayı ve sağlam bir ipe sarılmayı severse, Ali'yi sevsin; onun düşmanına düşman olsun ve onun evladından olan Hidayet İmamlarına uysun; zira onlar benim halifelerim, vasilerim, benden sonra Allah'ın yaratıklarına olan hüccetleri, ümmetimin efendileri, takvalıları ve cennete rehberlik eden kimselerdir. Onların hizbi benim hizbimdir, benim hizbim ise Hizbullah'tır; onların düşmanlarının hizbi ise Hizb'uş- Şeytan'dır."
Rahmetten uzak olan kimse
16- "Yükünü insanların üzerine atan kimse, melundur (Allah'ın rahmetinden uzaktır)."
İnsandan sorulacak dört şey
17- "Kıyamet günü olduğunda, dört şeyden sorulmadıkça insan yerinden hareket etmez: Ömrünü nerede geçirdiğinden, gençliğini nerede çürüttüğünden, malını nereden kazanıp nerede harcadığından ve biz Ehl-i Beyt'in sevgisinden."
Cahilin nişaneleri
18- "Şem'un, cahilin nişaneleri nedir? diye sorduğunda Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdular:
"Cahil ile arkadaş olursan seni zahmete düşürür, uzak durursan küfreder, sana bir şey verirse minnet eder, sen bir şey verirsen nankörlük eder, sırrını ona söylersen hıyanet eder, sırrını sana söylerse seni (onu yaymakla) suçlar, zengin olursa azar, kaba ve katı yürekli olur, fakir olursa Allah'ın nimetini inkar eder ve günahtan çekinmez, sevinçli olursa haddini aşar ve azgınlık yapar, üzülürse ümitsizliğe kapılır, gülerse kahkahayla güler, ağlarsa çığlık atar, iyilere dil uzatır, Allah'ı sevmez, O'nun haklarını gözetmez, O'ndan utanmaz, O'nu anmaz, razı etsen seni över ve sende bulunmayan iyilikleri sana nispet verir, sinirlenirse övgüleri kesilir ve sende bulunmayan kötülükleri sana nispet verir. İşte cahilin durumu budur."
Altı cümlede altı yüz bin söz!
19- Resulullah (s.a.a): "Ya Ali! Altı yüz bin koyun, altı yüz bin dinar, yoksa altı yüz bin kelime mi (söz) istiyorsun?" buyurduğunda, Hz. Ali (a.s): "Ya Resulullah! Altı yüz bin kelime (söz) istiyorum" dedi. Bunun üzerine Resulullah şöyle buyurdular:
"Altı yüz bin sözü altı cümlede toplayıp sana söylüyorum; onlar şunlardır: Ya Ali! İnsanların müstehap ve farz olmayan işlerle uğraştıklarını gördüğünde, sen farzları tamamlamakla meşgul ol.
İnsanların, dünya işleriyle uğraştıklarını gördüğünde sen ahiret işiyle uğraş.
İnsanların diğerlerinin ayıplarıyla uğraştıklarını gördüğünde sen kendi ayıplarınla meşgul ol (onları düzeltmeye çalış).
İnsanları dünyayı süslemekle meşgul olduklarını gördüğünde sen, ahiretini ziynetlendirmeye çalış.
İnsanların çok amel yapmakla meşgul olduklarını gördüğünde, sen temiz amel yapmakla meşgul ol.
İnsanların, halka tevessül ettiklerini gördüğünde, sen Allah'a tevessül et (O'na el aç)."
Ümmetin ihtilaftan kurtulması için bir vesile
20- "Yıldızlar (denizlerde yolunu kaybedenlerin) boğulmaktan emanda kalmalarına (kurtulmalarına) bir vesile olduğu gibi, benim Ehl-i Beyt'im de ümmetimin ihtilaftan emanda kalması için bir vesiledir. Bu yüzden Arap'tan (veya herhangi bir milletten) bir kabile onlara muhalefet ederse, ihtilafa düşer ve şeytan hizbinden olur." devam edecek